Bu nefes kesici görüntüde görüldüğü gibi, NGC 1087 gökadasının tozlu sarmal kollarında hem yeni hem de eski yıldızlar parıldamaktadır.
Cetus takımyıldızı yönünde bizden 80 milyon ışıkyılı uzaklıkta bulunan NGC 1087, bir gökadadır. 87.000 ışıkyılı çapa ve çok küçük bir çekirdeğe veya merkeze sahiptir. Gökadanın koyu kırmızı renkte görülen toz şeritleri sarmal yapısını tanımlamaya yardımcı oluyor.
NGC 1087’nin yıldız çubuğu (galaksinin merkezindeki uzun, parlak beyaz yapı) diğer çubuklu galaksilerle karşılaştırıldığında daha kısadır. Tipik olarak, çubuklu gökadalarda, merkezin yerçekimi büyük miktarlarda gazı çekerek yıldız oluşumunda bir patlamaya ve ardından yavaş bir bozulmaya neden olur. NGC 1087 benzersiz bir şekilde yeni yıldız oluşumunun işaretlerini gösteriyor ve bu da onu bilim adamlarının özel ilgisini çekiyor.
NGC 1087’nin Tarihsel Gözlemleri
İngiliz gökbilimci William Herschel, 1785 yılında NGC 1087’yi keşfetti. Gökada gök ekvatorunun hemen güneyinde yer alır ve her iki yarım küreden de görülebilmesini sağlar.
1995 yılında gökbilimciler bu galakside Tip II bir süpernova keşfettiler. Tip II süpernova, büyük bir yıldızın tüm nükleer yakıtını kullanması ve demir çekirdeğinin çöküp patlamasıyla ortaya çıkar. 1995V olarak adlandırılan tek süpernova bu galakside hiç görülmedi.
Hubble’ın Anlayışlı Gözlemleri
Bu yeni ultraviyole, görünür ve yakın kızılötesi ışık görüntüsünde NASA’nın Hubble Uzay Teleskobu, Koyu kırmızı çizgiler, yıldızların oluştuğu hammadde olan soğuk moleküler gazdır.
Yeni yıldızların oluştuğu parlak pembe sinyal alanları, iyonize hidrojen, oksijen ve kükürt varlığıyla karakterize edilir. Daha mavi bölgeler, bu galaksinin ömrünün erken dönemlerinde oluşmuş sıcak, genç yıldızları barındırır.
Hubble, NGC 1087’yi genç yıldızlar ile soğuk gaz arasındaki bağlantıyı incelemek ve özellikle gazlı bölgelere yıldızlar oluştuktan sonra ne olacağını belirlemek için gözlemledi.